Mendub

Tam Versiyon: Sadaka ve Zekât Vermenin Adabı
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
mendub.com Sadaka ve zekat verem müslüman, acizlerin ibadetlerine yardımcı olmaya niyet eder ve bunun için de malının en güzelini ve en kıymetlisini seçer.

Zekat veya sadaka vermek için, mü'minlerden takva ehli olan (Allâh'tan korkan), vera' sahibi yani şüpheli şeylerden kaçan ve iffetli kimseleri araştırır.

Sadakayı hemen vermek lazımdır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Sadakayı ilk vaktinde veriniz. Çünkü bela, sadakayı geçemez." buyurmuştur. Sadaka verecek kişi sadakayı gizler ve kimseye bildirmez.

Verdiği sadakanın sevabını, vefat eden ana ve babasının ruhlarına da hediye eder.

mendub.com İsteyene verecek bir şey bulamazsa 'Allâh bizi de, sizi de rızıklandırsın' diye dua eder.

Bir kimsenin gelip bir şey istemesini ganimet bilmek gerekir. Bir gün Hz. Ali (k.v.) ağlıyordu. Ona 'neden ağlıyorsun?' diye sorulunca 'Yedi gündür bana müsafir gelmiyor. Allâh'ın beni zelil kılmasından korktuğum için ağlıyorum.' diye cevap verdi.

Verdiği sadakayı sayıp dökmez. sadaka verdiği kimseden teşekkür ve övgü beklemez. Verdiklerinin hepsini sadece Allâh için verir.

Sadakayı mümkünse, bizzat eliyle verir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) muhtaç olan kimseye kendi eliyle verirdi.

Verdiği şeyleri fakirin başına kakmaz. Allâhü Teâlâ (mealen) "Ey iman edenler! Sadakalarınızı başa kakmak, gönül kırmakla boşa gidermeyin. D kimse gibi ki, malını insanlara gösteriş için harcar da Allâhü Teâlâ'ya ve ahiret gününe inanmış bulunmaz..." (Bakara suresi, ayet 264) buyurmuştur.

mendub.com Fakirlere malından onlar için ayırdığını verir. Diğer malı içerisinde onu tutmaz. Çünkü onu unutabilir, tamahkarlık arız olabilir veya afetten dolayı helak olabilir.

Mü'minlerin kanaatkar olanlarına verir. Çünkü o, verilene kanaat eder ve daha fazlasını istemez.