Mendub

Tam Versiyon: Abdülkâdir-i Geylânî Hazretleri
Şu anda arşiv modunu görüntülemektesiniz. Tam versiyonu görüntülemek için buraya tıklayınız.
Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri, İslâm âlimlerinin ve evliyanın en büyüklerindendir. Annesi ve babası tarafından peygamberimizin soyundandır. Fıkıh ve hadis ilimlerinde müctehid idi. Küçükken annesinden izin alıp ilim tahsili için Bağdat’a giderken eşkıyalar, kafileyi basıp soydular. İçlerinden biri gelip Geylânî hazretlerine sordu:

- Senin bir şeyin var mı?
- Evet, 40 altınım var. Koltuğumun altına dikili...

Hırsız bırakıp gitti. İkincisi de gelip aynı şekilde sorup aynı cevabı aldı. Bunlar reislerine gidip anlattılar. O da çağırıp sorunca, aynı cevabı aldı. Gömleğini söküp altınları çıkarınca sordu:

- Neden altınlarını söyledin?
- Çünkü anneme hiç yalan söylemeyeceğime dair söz verdim. O söze ihanet edemem.

Eşkıyaların reisi ağlamaya başlayıp; “Bu kadar senedir Rabbime verdiğim söze ihanet ediyorum.” diyerek tevbe etti. 60 kadar olan arkadaşı da reislerine; “Yol kesmede reisimizdin, tevbede de reisimiz ol!’’ diyerek onlar da tevbe etti. Aldıkları malları hep geri verdiler.

(İslâm Âlimleri Ansiklopedisi: 7/198)

Bir Müslümanla bir Hıristiyan münakaşa ediyorlardı. Oradan geçmekte olan Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri sordu:

- Niçin münakaşa ediyorsunuz?
- İkimiz de kendi peygamberimizin üstün olduğunu müdafaa ediyoruz.

Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri Hristiyana sordu:

- İsâ aleyhisselâmın üstün olduğunu nasıl isbat edersin?
- O, ölüyü diriltti.
- Ben Peygamber değilim. Fakat, Allahü teâlânın izni ile bir ölüyü diriltsem, bizim Peygamberimize inanır mısın?
- Tabii inanırım.
- Şu mezarlığa gidelim. İstediğin bir mezarı göster!

Hristiyan, harap olmuş bir mezar gösterdi. Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri sordu:

- Peygamberiniz ölüyü diriltmek için ne söylerdi?
- Kum bi iznillah! (Allahın izni ile kalk!) derdi...

Abdülkâdir-i Geylânî hazretleri kabre dönüp; mendub.com “Kum bi iznillah!” deyince, kabirden bir ölü kalktı.

Hıristiyan, bu kerameti görünce Peygamberimizin üstünlüğünü anlayıp Müslüman oldu.

(İslâm Âlimleri Ansiklopedisi: 7/210)