09-06-2020, Saat: 02:45
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) mendub.com "Eğer zorluk bir delikte olsa kolaylık elbette oraya girer ve onu oradan çikarırdı." buyurdular ve "Hakikaten her zorlukla beraber bir kolaylık vardır." (inşirah suresi, ayet 6) mealindeki ayet-icelileyi okudular. Kolaylığa inanan, zorluğa ehemmiyet vermeyen ve Allâh'ıı izniyle sabir ve tahammül eden kolaylığa erişir. Nitekim ayet-i celilede mealen "Artık kim infak etti ve sakındı ise ve en güzel olanı tasdik etti ise biz ona en kolay olan için kolaylık veririz." (Leyl suresi, ayet 5-7) buyurulmuştur.
Şu halde bir zorlukla karşilaşan onu da başka bir kolaylığın takip edeceğine veya beraberinde bir kolaylık bulunduğuna inanmalıdır.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) bu ayet-i celile nazil olunca ferah ve sürur ile "Bir zorluk iki kolaylığa galib gelemez." buyurmuşlardır.
Bir cihetten zor görünen biş şeyde diğer cihetten bir kolaylık vardır. Kolay cihetini bularak yapabilen kolaylığına erer. Hattaa hüsnayı (en güzel olan namaz, oruç, zekat gibi kulluk vazifelerini) tasdik eden ve ona göre amel eden mü'minle için her zorlukta iki kolaylık vardır ki bunun biri dünyada biri de ahirettedir.
Ebu Ubeyde (r.a.), Hz. Ömeru'l-Faruk'a "Rumların çokluğunu bildirmiş ve onlardan endişe ettiğini yazmıştı. Hz. Ömer ona "Muhakkak mü'min bir kalbe herhangi bir şiddet (bela) inerse Allâhü Teâlâ ona arkasından bir sürur verir ve bir zorluk iki kolaylığa galebe gelemez.' diye cevap verdi. Bununla beraber her şey yine Allâh'ın dilemesine bağlıdır ve muvaffakiyet ancak ondandır.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: mendub.com "...Allâhü Teâlâ'nın hakkını göözet ki o da seni gözetsin. Allâh'ın hakkını gözetirsen onu daima önünde bulursun. Eğer sen rahat zamanında Cenab-ı Hakk'ı bilirsen darlık zamanında o da seni bilir. İyi bil ki bütün insanlar ve cinler Allâhü Teâlâ'nın senden men ettiği (sana vermediği) bir şeyi sana vermek üzere toplansalar onu sana ulaştırmaya güç yetiremezler. Muhakkak Allâh'ın yardımı sabır iledir. Ferahlık da zorluk iledir. Bir şey isteyeceğin vakit Allâh'tan iste. Bir kimseden yardım dileyeceğin vakit Allâh'tan yardım dile. Zira her zorlukla beraber bir kolaylık vardır." buyurdular. (Rebiulebrar)
Şu halde bir zorlukla karşilaşan onu da başka bir kolaylığın takip edeceğine veya beraberinde bir kolaylık bulunduğuna inanmalıdır.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) bu ayet-i celile nazil olunca ferah ve sürur ile "Bir zorluk iki kolaylığa galib gelemez." buyurmuşlardır.
Bir cihetten zor görünen biş şeyde diğer cihetten bir kolaylık vardır. Kolay cihetini bularak yapabilen kolaylığına erer. Hattaa hüsnayı (en güzel olan namaz, oruç, zekat gibi kulluk vazifelerini) tasdik eden ve ona göre amel eden mü'minle için her zorlukta iki kolaylık vardır ki bunun biri dünyada biri de ahirettedir.
Ebu Ubeyde (r.a.), Hz. Ömeru'l-Faruk'a "Rumların çokluğunu bildirmiş ve onlardan endişe ettiğini yazmıştı. Hz. Ömer ona "Muhakkak mü'min bir kalbe herhangi bir şiddet (bela) inerse Allâhü Teâlâ ona arkasından bir sürur verir ve bir zorluk iki kolaylığa galebe gelemez.' diye cevap verdi. Bununla beraber her şey yine Allâh'ın dilemesine bağlıdır ve muvaffakiyet ancak ondandır.
Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki: mendub.com "...Allâhü Teâlâ'nın hakkını göözet ki o da seni gözetsin. Allâh'ın hakkını gözetirsen onu daima önünde bulursun. Eğer sen rahat zamanında Cenab-ı Hakk'ı bilirsen darlık zamanında o da seni bilir. İyi bil ki bütün insanlar ve cinler Allâhü Teâlâ'nın senden men ettiği (sana vermediği) bir şeyi sana vermek üzere toplansalar onu sana ulaştırmaya güç yetiremezler. Muhakkak Allâh'ın yardımı sabır iledir. Ferahlık da zorluk iledir. Bir şey isteyeceğin vakit Allâh'tan iste. Bir kimseden yardım dileyeceğin vakit Allâh'tan yardım dile. Zira her zorlukla beraber bir kolaylık vardır." buyurdular. (Rebiulebrar)