Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Mirâc Kandili
#1
Recep ayının 27. gecesi Mirac Gecesi'dir. Miraç; mendub.com merdiven, yukarı çıkmak, yükselmek anlamlarını dile getirir. Cebrail aleyhisselam gelip, alemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) 52 yaşında iken, Mekke döneminde Recep ayının 27. gecesi, Yüce Allâh'ın sonsuz kudretinin eserlerini görmesi için önce Mekke-i Mükerreme'de Mescid-i Haram'dan, Kudüst'te Mescid-i Aksa'ya ve oradan da semaya Yüce Allâh'ın huzuruna vardığı hikmet yüklü yolculukla götürdü. Bu yolculuk, varlık düzeyinde hakikat göğünün katmanlarında olduğu kadar, Allâh'a ulaşmak için katetmesi gereken yolu görmek isteyenlere de emsal teşkil eden kutlu bir yolculuktur. Bu anlamda Mirac, insanın erdem yolculuğunu beşerîlikten insanîliğe yükselişini ifade etmektir.

Mirac mü'minlerin Allâh'a olan imanlarını ve Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'e olan bağlılıklarını pekiştiren bir sınav, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) için de yüce Mevla'nın yardım ve desteğine mazhar olarak risalet görevinde moral kazanma vesilesi olmuştur.

Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. mendub.com Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden tertemiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.)'in şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur. Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur'ân-ı Kerim'de ayetlerle anlatılmış ve varlığı inkar edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu ilahi yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksa'ya kadarki safha Kur'ân-ı Kerim'de şöyle anlatılır:

mendub.com "Ayetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarik kıldığımız Mescid-i Aksa'ya seyahat ettiren Allâh, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O, her şeyi hakkıyla işiten, her şeyi hakkıyla görendir." (İsra suresi, 1)

mendub.com İslam alimleri buyurdu ki: "Mirac ruh ve ceset ile birlikte oldu. Ayet-i kerime ile sabit olduğundan, Mekke'den Kudüs'e götürüldüğüne inanmayan kafir olur. Göklere, bilinmeyen yerlere götürüldüğüne inanmayan ise sapık olur."

Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.), Mirac'da Cenneti, Cehennemi, sayısız şeyleri görüp, Kürsi, Arş ve Ruh alemlerini geçip, bilinmeyen, anlaşılamayan, anlatılamayan şekilde, mekansız, zamansız, cihetsiz, sıfatsız olarak Allâhü Teâlâ'yı gördü. Hiçbir mahlukun bilemeyeceği, anlayamayacağı nimetlere kavuşup bir anda, Kudüs'e ve oradan da Mekke-i Mükerreme'ye geldi.

Miac'da 5 vakit namaz farz olur. Mirac'dan önce, yalnız sabah ve ikindi namazı vardı. Mirac gecesi, akşam namazı 3 rekat, öteki namazlar 2 rekat farz oldu. Medine-i Münevvere4de ikinci emirle sabah ve akşamdan başkası 4 rekate çıkarıldı. Hicretin 4. yılında bunlar, misafir için, yine 2'ye indirildi. Ezan okumak da hicretten önce Mekke'de, mirac Gecesi başladı. hicretin 1. senesinde, namaz vakitlerini bildirmek için emrolundu.

mendub.com Mirac hadisesiyle, Müslümanların imanı kuvvetlendi, kafirlerin düşmanlığı arttı. Peygamberimize kafirler inanmadı; "Mescid-i Aksa'nın kaç kapısı, kaç penceresi var..? gibi sorular sordular. Mirac'da dikkat etmemişti. O anda, Cebrail aleyhisselam, Mescid-i Aksa'yı gözünün önüne getirdi ve cevap verdi.

Bu mübarek gecede, diğer mübarek geceler gibi, kaza namazları kılmalı, Kur'an-ı Kerim ve ilmihal okumalı, tevbe ve dua etmeli, alimleri ziyaret etmeli, fakirleri sevindirmeli, dünya ve ahiret saadeti için, bütün Müslümanlara dua etmelidir. 

Hadislerde verilen bilgiye göre Hz. Muhammed (s.a.v), Kabe'de Hatim'de ya da amcasının kızı Ümühani binti Ebi Talib'in evinde yatarken, Burak adlı bineğe bindirilerek Beytü'l Makdis'e getirildi.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Beytü'l Makdis'de kurular bir Miraç ile ve yanında Cebrail olduğu halde göğe yükselmeye başladı. Cebrail ile birlikte yükseliş Sidnetü'l Münteha'ya kadar sürdü. Cebrail" Buradan bir parmak ucu ileriye geçecek olursam yanarım" diyerek orada kaldı. Hz. Muhammed (s.a.v) buradan itibaren Refref adlı başka bir binekle yükselişini sürdürdü. Bu yükseliş sırasında Cennet ve nimetlerini, Cehennem ve azabını müşahede etti. Kendisine, ümmetinden Allâh'a şirk koşmayanların cennete gireceği müjdelendi. Bakara suresinin son ayetleri verili ve beş vakit namaz farz kılındı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ertesi günü Mirac olayını anlattı. Olayı duyan müşrikler yoğun bir kampanya başlatarak Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'i suçlamaya, alaya almaya başladılar. Bu kampanya bazı müslümanları da etkileyerk şüpheye düşürdü. Olayın gerçek olup olmadığını araştımak isteyenler Beytü'l Makdis'e ve Mekke'ye gelmekte olan bir kervana ilişkin sorular sorarak Peygamber Efendimiz (s.a.v.),'i sınadılar.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) verdiği bilgilerin doğruluğunu mü'minleri şüpheden kurtardıysa da müşriklerin inadını kırmaya yetmedi.

Miraç gecesi farz kılınan ve bizzat mendub.com Peygamber Efendimiz (s.a.v.) tarafından mü'minlerin miracı olarak nitelendirilen namaz da, iç dünyamızdaki yükselişi ve arınmayı ifade eder. Çünkü mü'min namazda sadece Allâh'a yönelir ve Rabb'inin huzurunda O'ndan yardım isteme fırsatı bulur.

Mirac gecesi ilahi rızayı kazanacak işler yapmamız, iç dünyamıza dönüp kendimizi sorgulamamız için güzel bir fırsattır.

O halde bu vesileyle geçmişimizin muhasebesini yaparak geleceğimizi daha aydınlık kılabilirsek, sadece çevremizdeki insanlara değil, bütün kainata sevgi, dostluk, hikmet ve rahmet penceresinden bakmaya başlayabilirsek, birey ve toplum olarak Miracı gerçekten idrak etmiş oluruz.

Bu geceler; mendub.com Rabimizin kullarına özel ikramlarıdır. D,eğerlendirilememiş zamanları telafi etmemiz için az zamana çok kıymet sığdırılan, az ibadetle büyük mükafatların vadedildiği müstesna geceler... Öyle ki bu gecelerden birinin ihyası, Rabbimiz tarafından hayatımızın tamamını ihya etmiş gibi mükafatlandırılmamazıa sebep olabilir.

Mirac gecesi, Kadir gecesinden sonra en mübarek gece olarak kabul edilir. Osmanlılar döneminde camiler kandillerle donatıldığı için Mirac kandili olarak anılan geceyi izleyen gün ve gecelerde Mirac'ı anlatan ve miraciye adı verilen şiirler okunup inleyenlere süt dağıtılırdı.

Bu geceyi değerlendirmek için Kur'ân-ı Kerim okunabilir, istiğfarlar ve selavatlar getirilebilir. Şöyle bir ibaeti yapmak da tavsiye edilmiştir. Her rek'atta fatiihadan sonra başka bir sure okuyarak, on iki rek'at namaz mılınabilir. İki rek'atta bir selam vermeli ve oniki rek'at bitince yüz kere: "Sübhanallahi velhamdü lillahi vela ilahe illlahü vallahü ekber" okunmalıdır.

Sonra yüz kere istiğfar ederek, yüz kere de sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) 'e salat ve selam gönderilmeli yani yüz selavat çekilmelidir. Gündüzün de oruçlu bulunmalıdır. Masiyete dair olmaksızın yapılacak her duanın kabulu inayet-i ilahiyyeden umulur. 

Sevgili Peygamberimizin Mirac'ından ilham alarak topyekûn insanlığın her türlü ayıp, hata, vebal ve günahı geride bırakarak manevi yükselişi üzerinde de düşünmek zorundayız. Bunun'da yolu fani hevesler peşinde ömür tüketmek yerine yaşadığımız hayatın geçiciliğini fark edip Allah'a dönmek, O'nun rızasına uygun bir hayat sürmek, geride insanlık için yararlı işler yapmaktır. Bu duygularla, Mirac kandilinizi tebrik eder bu gecede yapılan duaların bütün İslam aleminin birlik ve beraberliğine insanlığın hidayetine vesile olmasını, başta yakın çevremiz ile İsrâ ve Mirac mucizesinin cereyan ettiği kutsal topraklar olmak üzere bütün dünyada hak ihlallerinin sona ermesini, acı ve gözyaşının, şiddet ve terörün yerini kalıcı bir huzur ve barışın olmasını Cenab-ı Hak'tan niyaz ediyoruz.
Ara
Cevapla
Thanks given by:


Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi
Tarih: 24-05-2025, 18:24 Türkçe Çeviri: MCTR, Yazılım: MyBB, © 2002-2025 MyBB Group.