Hoşgeldin, Ziyaretçi
Sitemizden yararlanabilmek için Kayıt olmalısınız.

Kullanıcı Adınız:
  

Şifreniz:
  





Forumda Ara

(Gelişmiş Arama)

Forum İstatistikleri
» Toplam Üyeler: 5
» Son Üye: melisamoory
» Toplam Konular: 1,255
» Toplam Yorumlar: 1,255

Detaylı İstatistikler

Kimler Çevrimiçi
Toplam: 13 kullanıcı aktif
» 0 Kayıtlı
» 13 Ziyaretçi

Son Aktiviteler
Ümit ve Korku
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
28-01-2024, Saat: 14:29
» Yorumlar: 0
» Okunma: 610
Kalbi Karartan Yedi Şey
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
05-01-2024, Saat: 23:30
» Yorumlar: 0
» Okunma: 563
Forum Kuralları
Forum: Mendub.com Forum Kuralları
Son Yorum: mendub
01-01-2024, Saat: 16:29
» Yorumlar: 0
» Okunma: 644
Daha Hareketli Bir Hayat
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
01-01-2024, Saat: 15:23
» Yorumlar: 0
» Okunma: 632
Ahlâka Dair Bir Vasiyet
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
18-12-2023, Saat: 01:12
» Yorumlar: 0
» Okunma: 576
Namazın Dindeki Yeri
Forum: Namaz
Son Yorum: mendub
29-09-2021, Saat: 23:56
» Yorumlar: 0
» Okunma: 2,225
Emanetleri İfa Ediniz
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
27-09-2021, Saat: 12:10
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,957
Mesai vaktinde kılınan na...
Forum: Namaz
Son Yorum: mendub
26-09-2021, Saat: 18:22
» Yorumlar: 0
» Okunma: 1,954
Yer Altında 63 Yıl
Forum: Dini Sohbetler
Son Yorum: mendub
23-09-2021, Saat: 19:22
» Yorumlar: 0
» Okunma: 2,122
Yatsı Namazını Kılmadan Ö...
Forum: Namaz
Son Yorum: mendub
24-07-2021, Saat: 23:36
» Yorumlar: 0
» Okunma: 2,221

 
  Doğum günü kutlamanın ve bu amaçla hediyeleşmenin hükmü nedir?
Yazar: mendub - 02-06-2019, Saat: 21:16 - Forum: Soru Cevap - Yorum Yok

mendub.com İslâmî geleneklerde Hz. Peygamber (s.a.s.) 'in doğum sevincinin idrak edildiği mevlid merasimleri dışında yaş günü kutlaması gibi bir uygulama bulunmamakla birlikte, doğum günü kutlamaları belli bir kültüre ve topluma özgü olmaktan çıkmış ve neredeyse evrenselleşmiştir. Bu itibarla, İslâm'ın temel inanç ve ahlak esasları ile toplumun genel örfünü gözetmek kaydı ile doğum günü kutlaması için toplanmakta ve bu münasebetle hediyeleşmekte bir sakınca yoktur.

Bu konuyu yazdır

  Arefe ve Bayram Geceleri Ne Yapmalı?
Yazar: mendub - 02-06-2019, Saat: 02:27 - Forum: Dini Sohbetler - Yorum Yok

mendub.com Arefe ve bayram geceleri mümkünse Hatm-i Enbuya, Hatm-i İstiğfar yapılır ve Tesbih namazı kılınır. (Hatm-i İstiğfar, 1001 defa 'Estağfirullahe'l-azim ve etubü ileyk" diyerek istiğfar okumaktır.) (Dua ve İbadetler)

Bu konuyu yazdır

  Helâl
Yazar: mendub - 01-06-2019, Saat: 10:50 - Forum: Dinî Deyimler - Yorum Yok

mendub.com Dinde câiz görülen herhangi bir şeydir.

Yapılmasından ve kullanılmasından dolayı ayıplama gerekmez.

Helalin her çeşit lekeden arınmış olan saf ve tertemiz kısmına "Tîb ve Tayyib" denir.

Bu konuyu yazdır

  Bayram
Yazar: mendub - 31-05-2019, Saat: 19:28 - Forum: Dini Sohbetler - Yorum Yok

Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in Mekke'den Medine'ye hicretlerinin ikinci yılında meşru kılınmıştır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Medine'ye hicret buyurduklarında Medinelilerin eğlendikleri iki günleri vardı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.): mendub.com "Bu günler ne oluyor?" diye sorduğunda, onlar "Biz cahiliyette bu günlerde oynayıp eğlenirdik." dediler. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.):
mendub.com "Bunların yerine Allâhü Teâlâ size daha hayırlı iki gün verdi: Ramazan bayramı ve ve Kurban bayramı" buyurdu. Ramazan bayramı namazı gibi Kurban bayramı namazı da vaciptir ve Cuma namazının şartlarına tabidir. Yani Cuma namazını kılmakla yükümlü olanlar, bayram namazını kılmakla da yükümlüdürler. Ancak Cuma namazı farz, bayram namazı ise vaciptir.

Bu konuyu yazdır

  Teheccüt namazı nasıl kılınır?
Yazar: mendub - 31-05-2019, Saat: 10:38 - Forum: Soru Cevap - Yorum Yok

Teheccüd namazı, yatsı namazından sonra uyumadan veya bir miktar uyuduktan sonra kalkıp gece kılınan bir nafile namazdır. Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: mendub.com "Her kim geceleyin uyanır, ailesini de uyandırır ve iki rekâk namaz kılarsa, Allâh'ı çok zikreden erkekler ile Allâh'ı çok zikreden kadınlardan yazılırlar." (Ebû Dâvûd, Salât, 307)

Teheccüd namazı kılacak kişi, mendub.com "niyet ettim Allâh rızası için teheccüd namazı kılmaya" şeklinde niyet eder.
Teheccüd namazının iki rekât ile sekiz rekât arasında çiftli sayılarda kılınması tavsiye edilmiştir. Bununla birlikte dileyen kimse daha fazla da kılabilir.

İki rekâtta bir selam vermek daha faziletli olmakla birlikte, dört rekât ta birde selam verilebilir. İki rekâttan fazla kılındığında arada konuşma, yeme içme gibi namaza aykırı davranışlarda bulunulmamışsa, tekrar niyet etmek gerekmez. Dört rekât olarak kılınırsa, ikinci rekât sonunda teşehhüd için oturulduğunda "tahiyyat"tan sonra Allâhümme salli" ve Allâhümme barik" okunur. Üçüncü rekât için ayağa kalkıldığında önce "Sübhaneke" okunur, sonra eüzü besmele çekilir ve Fatiha sûresi ile bir sûre okunur.

Bu konuyu yazdır

  Çocuklar ve Babaları
Yazar: mendub - 28-05-2019, Saat: 05:07 - Forum: Dini Sohbetler - Yorum Yok

mendub.com Çocuğun gelişiminde her ne kadar anne ön planda gibi görünse de, babanın vazgeçilemez bir yeri vardır. Hem kız hem de erkek çocuk için "var ile yok arası" bir baba imajı, bebeklikten itibaren son derece zedeleyici etkiler bırakmaktadır.

Çocuk, hayat mücadelesini öğrenmek, problemlerle başa çıkma becerisini kazanmak, kendine güven duyulan bir kimlik ve kişilik gelliştirmek için annesi kadar babasına da muhtaçtır. Babasıyla ilişkisi ne kadar güçlüyse o kadar güvende hisseder kendini, hayata daha bir umutla bakar.

Bir de aksini düşünün: mendub.com Babasının ilgisinden mahrum kalan bir yavrunun kolu kanadı kırılır, her türlü tehlikeye açık hâle gelir. Peygamberimizle Hz. Fatıma'nın ilişkisi bu konuda ne güzel bir örnektir!

O gelince babası onu ayakta karşılar, alnından öper, bağ yanına oturtur. Çocukluğundan genç kızlığına, evliliğine ve anneliğine kadar her konuda desteğini, koruyucu kanatlarını ve engin şefkatini esirgemez kızından. Böylesi bir ilgiye hangi yürek kayıtsız kalabilir? Babası sayesinde hürmetli bir evlat, dirayetli bir anne, muhabbetli bir eş olur Hz. Fatıma (r.a.).

Bu konuyu yazdır

  Mubah
Yazar: mendub - 26-05-2019, Saat: 23:07 - Forum: Dinî Deyimler - Yorum Yok

mendub.com Yapılması ve yapılmaması dinde câiz görülen şeydir.

Ne yapılmasında, ne de yapılmamasında günah vardır.

Helâl olan bir yemeği yahut meyveyi yiyip yemek gibi..

Bu konuyu yazdır

  Tövbe ’nin Dindeki Yeri Nedir?
Yazar: mendub - 26-05-2019, Saat: 10:58 - Forum: Soru Cevap - Yorum Yok

Sözlükte pişmanlık ve dönme anlamına gelen tövbe, İslâmî bir kavram olarak, kulun işlediği kötülük ve günahlara pişman olup, onları terk ederek Allah’a yönelmesi, emirlerine uymak ve yasaklarından kaçınmak sûretiyle Allah’a sığınarak bağışlanmasını dilemesi demektir. Yüce Allah, bağışlanacak muttakilerin vasıflarını sıralarken şöyle buyurmaktadır: “Ve onlar bir kötülük yaptıkları, ya da nefislerine zulmettikleri zaman, Allah’ı hatırlayarak hemen günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları da Allah’tan başka kim bağışlayabilir? Ve onlar, yaptıklarında bile bile ısrar etmezler.” (Âl-i İmrân, 3/135).

Günahlardan dolayı tövbe etmek farzdır. Tövbe, Hz. Âdem'le başlayan kulluğun bir göstergesidir. Günahkâr kimse vakit geçirmeden tövbeye yönelmelidir. Bu hususta Kur'ân-ı Kerim'de şöyle buyurulmaktadır: mendub.com "Allâh katında (makbul) tövbe, ancak bilmeyerek günah işleyip sonra hemen tövbe edenlerin tövbesidir. İşte Allâh bunların tövbelerini kabul buyurur. Allâh hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. Yoksa, (makbul) tövbe, kötülükleri (günahları) yapıp yapıp da kendisine ölüm gelip çatınca, "İşte ben şimdi tevbe ettim" diyen kimseler ile kâfir olarak ölenlerinki değildir. Bunlar için ahirette elem dolu bir azap hazırlamışızdır." (Nisâ, 4/17-78). Peygamberimiz (s.a.s.) de: mendub.com "Günahlarından samimi olarak tövbe eden kimse hiç günah işlelemiş gibidir." 'İbn Mâce, Zühd, 30) buyurmuştur.

Bu konuyu yazdır

  Akraba Ziyareti : Sıla-i Rahim
Yazar: mendub - 24-05-2019, Saat: 01:57 - Forum: Dini Sohbetler - Yorum Yok

Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'den sıla-i rahme dair bazı hadis-i şerifler:

mendub.com "Sıla-i rahim ömrü uzatır.

"Rızkının bol ve ömrünün uzun olmasını isteyen, akrabalarını ziyaret etsin.

"Akrabalarınızdan kendilerini ziyaret edeceğiniz kimseleri öğreniniz. Çünkü akrabayı ziyaret etmek, aile içinde muhabbete, malda zenginliğe ve ömürde de uzamaya sebep olur."

"İçinde, akraba ziyareti yapmayan kimsenin bulunduğu bir topluluğa rahmet inmez."

mendub.com "Muhakkak Allâhü Teâlâ, akrabasını ziyaret edene rahmetini ulaştırır, akrabasını ziyaret etmeyenden de rahmetini keser."


İslam Dinin'nin üzerinde ısrarla durduğu ahlaki ve sosyal değerlerden biri de akrabalara sahip çıkıp onlara güzel muamele yapmaktır. Yakın ve uzak akrabalarımızın hir ferdine samimi bir sevgi beslemek ve ilgiyi kesmemek, dini ve ahlaki görevlerimizdendir.

Dinimiz akrabalar arasındaki ilişkilerin sağlam, sıcak ve devamlı olması için akrabaların birbirine madditin ve manen destek olmalarına çok önem vermektedir. Ayet-i kerimede, mendub.com "Allâh'a ibadet edin ve O4na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, emriniz altında bulunanlara iyi davranın. Allâh kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez." (Nisa suresi, 36) buyurulurken, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de Allâh'a ve ahiret gününe iman eden kimse akrabasını gözetsin" (Riyazu's-Salihin C.1 s.348) buyurmuştur.

İslamiyet'e göre akrabaya yakınlık duymak, onların yardımlarına koşmak, sık sık onları ziyaret etmek, uzakta bulunanları arayıp sormak gerekmektedir.

Akraba ve yakınlarımızla olan münasabetleri sıcak ve samimim tutmalı ve onları ziyaret etmeyi dini bir görev telakki etmeliyiz. Zira Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hadisinde, "(Sebepsiz) akraba ziyaretini kesen (ve bunu helal sayan) kimse cennet'e giremez" buyurmuşlardır. (Buhari, Kitabu'l-Edeb).

Ebu'l-Leys es-Semerkandi (rh.) şöyle buyunru:
Bir kişi akrabalarının yanında ikamet ediyorsa, hem hediye ile hem de ziyaret ile sıla-i rahimde bulunmalı, onlarla alakadar olmalıdır. Eğer hediye götürmeye imkanı olmazsa ziyaret ederek ve ihtiyaç duydukları işlerde onlara yardımcı olarak alakadar olmalıdır.

Şayet uzak bir yerde ikamet ediyorsa o zaman mektup yazmalı (telefon vs. yollarla görüşmeli)dır, eğer gücü yeterse ziyaret etmesi daha iyidir.

Sila-i rahimde on güzellik vardır:
1. mendub.com Sıla-i rahimde Allâhü Teâlâ'nın rızası vardır. Zira Allâhü Teâlâ sıla-i rahmi emretmiştir.
2. mendub.com Ziyaret etmekle akrabalarını sevindir. Nitekim hadis-i şerifte "Amellerin en faziletlisi mü'mini sevindirmektir." buyrulmuştur.
3. mendub.com Melekler bundan dolayı sevinirler.
4. mendub.com Sıla-i rahimde bulunan kişiyi Müslümanlar takdir dip överler.
5. mendub.com İblis aleyhilla'ne gam ve kedere boğulur, üzülür.
6. mendub.com Ömrü ziyadeleştirir.
7. mendub.com Rızkında bereket olur.
8. mendub.com Vefat eden babalar ve dedelerin ruhları bu ziyaretten dolayı sevinirler.
9. mendub.com Sevgi ve muhabbetin artmasına sebep olur. Çünkü başına bir üzücü veya sevindirici bir şey gelse yakınları toplanırlar ve kendisine yardımcı olurlar. böylece aralarında sevgi ve muhabbet artar.
10. mendub.com Öldükten sonra da sevab elde eder. Çünkü akrabaları, onun kendilerine yaptığı iyiliği her ne zaman hatırlasalar ona dua ederler. 


Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in Yahudilerin ileri gelenlerinden Huyey'in kızı Safiyye ile evlenmesi, Hayber yahudileriyle yakınlığa vesile olmuştur. Fahr-i Kâinat Efendimiz yahudilerle Müslümanlar arasındaki husumeti azaltmak, gerginliği asgariye indirmek ve ostane münasebetleri geliştirmek maksadıyla bu evliliği yapmıştır. Hz. Safiyye, dikkat çekecek ve şikayetlere sebep olacak derecede yahudilere yakınlık göstermiş, adeta onların hane-i saadetteki temsilcisi olmuştur. Birgün Safiyye (r.anhh)'nin cariyesi Hz. Ömer'e:
- Ey mü'minlerin emiri, Safiyye Cumartesi gününü seviyor ve yahudilele alakasını devam ettiriyor, diye şikayette bulunmuştu.

Bunun üzerine Hz. Ömer bir adam göndererek durumu sordurdu. Muhterem validemiz:
- Cumartesi gününü soruyorsun. Allâh onun yerine bana Cuma'yı ihsan ettiğinden beri o günü sevmiyorum. Yahudiler hakkındaki soruna gelince, onlar arasında benim akrabalarım var, sıla-i rahim yapıyorum, cevabını vermiştir. (İbn-i Hacer, el-İsabe, IV, 347)

Safiyye validemizdaha sonra cariyesine dönerek bu iftirayı atmasının sebebini sordu. O:
- Şeytana uydum, dedi.

Hz. Safiyye (r.anha)'nin cevabı ise onun İslâm'ı ne derece benimsediğini göstererek şâhânelikteydi:
- Git, seni âzâad ettim. (İbn-i Hacer, el-İsabe, IV, 347)


Rahm, kelimesi, lügatte yakınlık, doğum yoluyla olan soy bağı demektir. Sıla-ı rahim de, akrabaları arayıp sormak, ziyaret etmektir, gurbetteki kimsenin memleketini ziyarete gitmesi gibi. Akraba ile görüşmek, onların muhtaç olanlarına yardım etmek, hasta olanlarına ziyarette bulunmak, kayıp olanlarını araştırmak, kötülükte bulunmuş olanlarını affeylemek, akrabalık haklarını gözetmek kabilindendir.

Sıla-i rahim vefa ve insanlık alâmeti olup en güzel ictimâî bir vazifedir.

Resûl-i Ekrem Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: mendub.com “Rahm, Allâh’ın arşında asılmıştır. Der ki: Kim benim hakkıma riayet ederse Allâhü Teâlâ da onu gözetsin, kim de beni keser atarsa Hak Teâlâ da onunla alakasını kessin.”

mendub.com “Akrabalık bağını kesen kimse cennete (ilk girenler ile beraber) girmek nimetine nail olamaz.”

mendub.com “Allâh’a itâat edilen şeylerde sıla-i rahimden daha çabuk sevaplı hiçbir şey yoktur. Allâh’a isyân edilen amellerde de cezâsı isyan ve yalan yere yeminden daha çabuk olan hiçbir amel yoktur.”

mendub.com “Sadaka ve sıla-i rahim; Allâh bunlarla ömrü ziyâdeleştirir ve kötü ölümü defeder.”

mendub.com “Sadakanın en faziletlisi düşmanlık da olsa akrabaya verilendir.”

Velhâsıl: İslâmiyet akraba hukukuna riayeti bir vazîfe saymıştır. Onların arasında ihtilâfa, gönül kırgınlığına, dedikoduya sebep olacak şeylere meydan verilmemesini emretmiştir. Bu cümleden olarak bir kimse bir malını babasına, oğluna, kardeşine veya amcasına, dayısına, halasına, teyzesine, veya kendi eşine bağışlasa ve teslim etse artık bu bağışından dönemez, onu geri alamaz. Bağışlayan ile o kendisine bağış yapılan farklı dinlerden olsalar da böyledir. İşte mübârek İslâm dini, akrabalığa bu kadar kıymet ve ehemmiyet vermiştir.

Sıladır mûsıle-i rahmet-i Rab

Kat’-ı rahm etmek olur bu’de sebeb, (Vehbi)

Sıla-i rahim yapmak, Allâh’ın rahmetine eriştirir. Akrabayla bağını kesmek ise rahmetten mahrum bırakır.


krabalar arası ilişkilerin sürdürülmesi (sıla-i rahim) İslâm sosyal ahlakının temel ilkeleri arasında yer alır.

Aileler ve akrabalar ikram, yardımlaşma, dayanışma gibi etkinliklerle birbirlerine kenetlenirler. Akrabalık ilişkileri ailelere dolayısıyla topluma sağlam bir yapı kazandırır.

Kur'ân'da, akrabalık bağlarının sürdürülmesi emredilmiş (Nisâ, 4/1) bunun yolları da gösterilmiştir. Akrabalara iyilik yapmak, iyi bir Müslümanın nitelikleri arasında sayılmıştır (Nisâ, 4/36). Akrabalar arasını açacak hataların affedilmesi de tavsiye edilmiştir (Nûr, 24/22).

Peygamber Efendimiz, akrabaya iyilik ve ikramın bereket kaynağı (Buharî, "Edeb", 12), onlara yapılan hayrın ise bütün hayırlardan daha üstün olduğunu (Mûsned, III, 438) vurgulamıştır.

Bu çerçevede yakın olanlardan başlamak üzere bütün akrabalar ziyaret edilmeli, hâl ve hatırları sorulmalı, elden gelen her türlü maddî manevi destek kendilerine sağlanmalıdır.

Sıla, memleket anlamıyla birlikte ulaşma, kavuşma anlamlarını da taşır. Sila-i rahim ise hısım akrabadan kopmamak, onları ziyaret etmek, iyilikte ve yardımda bulunmak, akrabalık bağlarını koparmamak manasına gelmektedir. Dinimiz bizlere akrabalık ilişkilerimizi canlı tutmayı emrediyor ve akrabalarımızla ilgili sorumluluklar yüklüyor. Sıla-i rahim bu gerekliliğin ifadesidir. Müslüman bireyler arasında kardeşlik haklarının bulunması gibi akrabalar arasında da sıla-i rahim hakları bulunmaktadır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ashabını arkabalık bağını kesmekten sakındırdığına dair birçok hadisi vardır. İnsanların birbirine yabancılaştığı günümüzde akralar arası dayanışma da önemsenmez olmuştur. Oysa akrabalık haklarını gözetmek, yakınlarımıza iyilik ve ihsanda bulunmak dinî bir vecibedir. Bize bir şey kazandırmayan bir filme, bir habere ayırdığımız zamanı eş, dost ve akrabımıza ayırmanın bizim için çok daha anlamlı, hayırlı bir iş olacağını unutmamak gerekir.

Bu konuyu yazdır

  Mekruh
Yazar: mendub - 23-05-2019, Saat: 13:49 - Forum: Dinî Deyimler - Yorum Yok

Lugatta sevilmeyen ve hoş görülmeyen şey demektir.

Din deyiminde, mendub.com yasalığı sabit olmakla beraber, ona aykırı olarak da bir delil veya işaret görülen şeydir.

Yapılması doğru olmayıp yapılmaması iyi olan bir iştir.

Bu konuyu yazdır

Tarih: 24-05-2025, 18:58 Türkçe Çeviri: MCTR, Yazılım: MyBB, © 2002-2025 MyBB Group.