Allâhü Teâlâ bu ümmete umumi kıtlık vermeyecek.
Ramazan ayı ve Kadir Gecesi, bu ümmete verildi.
Bu ümmetin, düşman tarafından, hepsi birden helak edilmeyecek.
Sahur yemeği yalnız bu ümmete verildi.
Her Peygamber ümmeti için, önemli bir konuda, dünyada iker dua etmiş ve kabul olmuştur. mendub.com Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ise bu duasını, ümmetine şefaat için ahirete bırakmıştır.
Her yüz senede bir müceddid gelecektir.
Müslümanları abdest azaları ahirette nurlu su olacaktır.
Cennete ilk giren ümmet, bu ümmet olacaktır.
Cennetliklerin çoğu bu ümmetten olacaktır.
Cennete önce mendub.com Peygamber Efendimiz (s.a.v.) girecektir.
Bu ümmet dalalet üzerinde birleşmeyecektir.

Namaz, tekbir ile başlayıp selam ile son bulan, belli fiil ve sözleri içine alan bir ibadettir. Allâh'a karşı tesbih, ta'zim ve şükrün ifadesidir. Namaz, Kur'ân'da doksandan fazla ayette zikredilir. Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (İsra) gecesinde farz kılınmıştır. İslamda namazın meşruluğu Kitap, Sünnet ve İcma'ya dayanır. Kur'ân-ı Kerim'in birçok yerinde; mendub.com "namazı kılınız ve zekatı veriniz" buyurulur.

"Bütün namazları ve orta namazı muhafaza edin" (el-bakara, 2/238).

"Şüphesiz namaz, müminlere, vakitle belirlenmiş olarak farz kılınmıştır" (en-Nisa, 4/103).

"Namazı kılın, zekatı verin ve Allâh'a samimiyetle bağlanın. O, sizin mevlanızdır. O, ne güzel mevla ve ne güzel yardımcıdır" (el-Hacc, 22/78).

Sünnetten delil: Bu konuda rivayet edimiş çok sayıda hadis vardır. Bu Hadislerden bazıları şunlardır: "İbn Ömer (r.a)'den rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur:
"İslam beş temel üzerine kurulmuştur: mendub.com Allâh'tan başka bir ilah bulunmadığına, Hz. Muhammed'in Allâh'ın elçisi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek, haccetmek ve Ramazan orucunu tutmaktır" (Buhari, iman, 1).

Namaz ergenlik çağına gelmi, akıllı her müslümanın üzerine farzdır. Fakat yedi yaşına gelmiş olan çocuklar da namaz kılmaları için teşvik edilir. Bir günle gece içinde farz olan namazların sayısı beştir. Bir bedevi ile ilgili olarak rivayet edilen şu hadis beş vakit farz namaza delildir:
"Bir gün bir gecede farz olan namazlar beştir"
Bedevi; "Benim üzerimde bundan başka bir borç var mıdır?" diye sorunca, Allâh'ın Resûlu şöyle cevap vermiştir:
"Hayır kendiliğinden nafile olarak kılarsan bu müstesnadır."
Bunun üzerine bedevi: "Seni hak olarak gönderen Allâh'a yemin olsun ki, bundan ne fazla ne eksik yaparım" dedi. Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:
mendub.com "Eğer doğru söylüyorsa bu adam kurtulmuştur" (Buhari, iman, 34).


Cabir radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullâh Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:
"Beş vakit namazın benzeri, sizden birinizin kapısı önünden akıp giden ve her gün içinde beş defa yıkandığı bol sulu bir ırmak gibidir." (Müslim, Mesacid 284)

1. Beş vakit namaz, her akıl baliğ müslümanın üzerine farz olan en önemli ve en faziletli günlük ibadettir.
2. Beş vakit namaza bilinçli olarak devam etmek insanı büyük günahlardan korur.

Enes radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre şöyle dedi:
Nebi sallallahu aleyhi ve sellem'in hizmetinde bulunan yahudi bir çocuk vardı. Bir gün hastalandı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) onu ziyaete gitti, başucunda oturdu ve ona:
- mendub.com "Müslüman ol!" buyurdu. Çocuk, düşüncesini öğrenmek için, yanında bulunan babasının yüzüne baktı. Babası:
-Ebü'l-Kasım'ın çağrısına uy, dedi. Çocuk da müslüman oldu.

Bunun üzerine Peygamber Efendimiz (s.a.v.):
"Şu yavrucağı cehennemden kurtaran Allâh'a hamdolsun" diyerek dışarı çıktı. (Buhari, Cinaiz 80)

1. Müslümanlar arasında yaşayan zimmı müslimlerin hastaları da ziyaret edilir.
2. Yahudi veya hristiyan bütün ehl-i kitab4ın İslamiyet'i kabul etmekle yükümlü oldukları, İslam geldikten sonra kendi dinlerine balı kalmak suretiyle kurtuluşa eremeyecekleri anlaşılmaktadır.
3. Bir kişinin Müslüman olmasına vesile olmak, son derece büyük bir bahtiyarlıktır.
4. Salihlerin sohbeti bereketlidir.

Güneş battıktan sonra, uftun altında devamlı olarak alçalmaya başlar. Bu arada ufuk bir süre kızıl bir renk alır. Ardından da kısa süreli bir beyazlık devam eder.

Şafak vaktine astronomide "Tan hadisesi" denir. Bu hadise, güneş ışınlarının atmosfer içinde kırılma ve dağılmaya uğramasının neticesidir. Yani gördüğümüz kızıllık ve beyazlık, atmosfer içinde yansımış olan güneş ışınlarının mevcudiyetinden dolayıdır. Modern astronomi cihazlarıyla yapılan ölçümlere göre bu hadise, güneş battıktan sonra güneşin ufuktan -17 derece alçalmasına kadar devam eder. Bu andan itibaren güneş ışınları atmosfere giremez, gözden kaybolur ve gece başlar.

Gece yarısı güneş, en aşağı noktaya indikten sonra tekrar yükselmeye başlayarak hareketine devam eder. Güneş ufuktan -19 derece aşağı noktaya geldiğinde bu sefer doğu ufkunda tan hadisesi (fecr-i sadık) başlar ve gece nihayet bulur.

İslam alimleri ve rasıdlarına göre; Akşamleyin ufuktaki kızıllığın kaybolması, güneşin ufuktan -17 derece aşağı inmesi neticesinde olur ve bu vakit, yatsının başlangıcıdır.

Güneş ufuktan inebileceği en aşağı noktaya indikten sonra, tekra yükselmeye başlar; ufka -19 derece yaklaştığı anda ise kızıllıktan evvelki beyazlık başlar, fecr-i sadık doğar; bu an imsak vaktidir.

Abdülkadir Geylâni buyuruyor:

Nefsini öyle başıboş bırakma. Sen ona binersen ne a'la. Aksi takdirde, o sana biner. Eğer sen onu yere çalarsan ne iyi. Yoksa, o seni yere çalar. Eğer İzzet ve Celal sahibi Allâh'a kulluk bahsinde sana itaat ederse ne a'la. Aksi haldi, onu açlık, susuzluk, zillet, çıplaklık ve yalnızlık değnekleri ile cezalandır. Sakın ha, bu değnekleri onun başından eksik etme. Ta kim, iyice tatmin olup, izzet ve Celal sahibi mendub.com Allâh'a her hal-ü karda itaat eder duruma gelinceye kadar. İyice mutmain olduktan sonra da yine onunla arandaki cezalandırma işini bırakıverme. Ona "Sen, vaktiyle şöyle şöyle yapmadın mı?" diyerek kötülüklerini hatırlat ve bu yolla da onu cezalandır. Ta ki, daima hor-hakir ve zelil durumda kalsın da bir daha baş kaldırmasın.

Eimme-i Erbaa (İmam-ı A'zam Ebu Hanife, İmam Şafii, İmam malik ve İmam Ahmed bin Hanbel rahimehümullah) indisinde, güneş ufukta battıktan sonra güneşin merkezi, ufuktan bir derece aşağı indiğinde mendub.com akşam namazı vakti girer.

[url=http://www.sefageldiniz.com][/url]Akşam namazının son vakti ihtilaflı olduğundan ihtiyaten yatsı vaktinden 15-20 dakika evvelki, geç girdiği günlerde de 20 dakika evvelki vakitleri kullanmalıdır. Yani yatsı vakti girmezden 15 veya 20 dakika evvel akşam namazı kılınmış olmalıdır.

Bununla beraber sıkışık durumlarda, yatsı namazının vakti girinceye kadar da akşam namazı eda edilebilir, kazaya bırakılmaz.

-"İbadetin tadını dört şeyde buldum:
1. Allâh'ın farzlarını eda etmek.
2. Allâh'ın haramlarından kaçınmak.
3. Sevabını mendub.com Allâh'tan umarak emr-i bi'l-marufta bulunmak, yani insanlara doğruları anlatmak.
4. Allâh'ın gazabından korkarak neyh-i ani'l-münker'de bulunmak, yani insanları yanlışlardan sakındırmak." (İbn Hacer, Münebbihat, s.14)

-"Beş şey vardır ki, bunlar müttakilerin alametidir:
1. Dinini güzelleştirme hususunda istifade edeceği kişilerle oturup kalkmak.
2. Diline hakim olmak ve iffetini muhafaza etmek.
3. Dünyadan büyük bir nasibe nail olduğunda onun vebal olabileceğini düşünmek, din hususunda küçük bir şey elde ettiğinde ise bunu büyük bir ganimet bilmek.
4. Haram karışabileceği korkusuyla midesine helal ile tıka basa doldurmaktan sakınmak.
5. Bütün insanları kurtulmuş, kendisini de helake yaklaşmış biri olarak görmek." (İbn Hacer, Münebbihat, s.20)

Güneş gündüz en yüksek noktaya çıktığı anda, Nısfü'n-Nehar Kavsi (yani, bulunulan yerin meidyeni) üzerindedir. Ve bu anda her şeyin gölgesi en kısadır. Her şeyin gölgesinin en kısa olduğu bu zamana "Fey-i zeval" denilir.

Bir cismin fey-i zevaldeki gölgesine o cismin boyu kadar daha gölge inzimam ettiğinde (eklendiğinde), yani cismin gölgesi (fey-i zeval + cismin yüksekliği kadar uzunlukta gölge) boyuna geldiğinde, ikindi namazının birinci vakti girmiş olur. Buna "asr-ı evvel" denir ve bu imameyn kavlidir.

Cismin fey-i zevaldeki gölgesine o cismin boyunun iki misli kadar daha gölge inzimam ettiğinde (eklendiğinde) de mendub.com ikindi namazının ikinci vakti girmiş olur. Buna da "asr-ısani" denir ve bu da İmam-ı A'zam kavlidir. (Yukarıda bildirdiğimiz gibi bir kimse öğle namazını birinci ikindi vaktinden on dakika evveline kadar kılamaz ise, ikinci ikindi vaktine on dakika kalıncaya kadar kılabilir ve ikindi namazını da kinci ikindi vakti girdikten sonra kılar.)

1. Alkollü İçecekler: Çok içince sarhoş yapan sıvıların azını içmek de, haramdır. Şarap ve bütün alkollü içkiler böyledir.

2. Uyuşturucu katı maddeler: Bunların aklı giderecek kadar fazla miktarlarını yemek haramdır. Az miktarda, ilaç için kullanmak günah değildir. Bunlar; esrar, afyon, morfin, novokain, heroinz gibi maddeler.

3. Necaset: Necaset yemek ve içmek haramdır. İdrar, kan, domuz eti, besmelesiz kesilen hayvan eti böyledir. Akmayan ve alanı 25 metrekareden az olan suya necaset düşse, üç sıfatı (tadı, rengi, kokusu) değişmese de pis olur. Hayvana içirilir, çamur yapılır, fakat insan içemez.

4. Zararlı maddeler: Cam, toprak yemek gibi.

5. Temiz, fakat iğrenç olan şeyler: Yengeç, sümük, sinek, kurbağa gibi olanlar.

6. Zehirli maddeler: Bakır çalığı ile zehirlenmiş yemek, zehirli ot, kokmuş et gibi. Kurtlu eti, meyveyi ve peyniri yemek de haramdır.

Cebrail aleyhisselam'ın namaz vakitlerii bildirmek için nüzulu, Mirac Gecesi'nin hemen akabindeki günde vuku bulmuş ve ilk kıldıdığı namaz mendub.com salat-ı zuhur (öğle namazı) olduğundan bu namaza, salat-ı ula (birinci namaz) denilmiştir.

Astronomi bakımından da öğle namazının vakti diğer vakitlerin mebdei başlangıcı olmuştur. İlk olarak öğle namazının vakti hesap edilir, daha sonra da diğer vakitlerin hesabı ona istinaden yapılabilmektedir.

Gündüzün tam ortasında güneşin en yükseğe çıktığı noktadan alçalmaya başladığı zaman (ki, buna zeval vakti denir) öğle namazı vakti başlar ve ikindi namazının vaktine kadar devam eder. İkindi namazının birinci ve ikinci ikindi olmak üzere iki vakti vardır. Bu vakitlerle alakalı tafsilat ikindi namazı vakti izah edilirken verilecektir.

Bir kimse öğle namazını birinci ikindi vaktinden on dakika evveline kadar kılamaz ise, ikinci ikindi vaktine on dakika kalıncaya kadar kılabilir. Ve ikindi namazını da ikinci ikindi vakti girdikten sonra kılar.